Avukat Halil İbrahim Turan - Vergi Hukuku - Vergi Davası - Vergi Mahkemesi - Vergi Avukatı

Makaleler




Kesinleşen Vergi borcundan dolayı öncelikle kanuni temsilcilerin takip edilmesinin gerekmediği şirket ortağı ile kanuni temsilci arasında vergi borçlarının takip ve tahsili yönündenöncelik sonralık sırasının bulunmadığı hakkında

Kesinleşen Vergi borcundan dolayı öncelikle kanuni temsilcilerin takip edilmesinin gerekmediği şirket ortağı ile kanuni temsilci arasında vergi borçlarının takip ve tahsili yönündenöncelik sonralık sırasının bulunmadığı hakkında

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 4369 sayılı Kanunun 21'inci maddesiyle değişik 35'inci maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tahsil imkânı bulunmayan amme alacağından sermaye payları oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takip edilecekleri düzenlenmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10'uncu maddesinde ise tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği, bu kimselerin söz konusu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanunî ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı, temsilciler veya teşekkülü idare edenlerin bu suretle ödedikleri vergiler için asıl mükelleflere rücu edebileceği hükme bağlanmıştır.

Kanuni temsilcilerin sorumluluğu ile limited şirket ortaklarının sorumluluğuna ilişkin yukarıda belirtilen düzenlemeler, bu sorumluluğun koşulları yönünden farklı içerik taşımaktadır.

Kanuni temsilciler, yerine getirmeleri gereken şirkete ait vergi ile ilgili ödevlerin yerine getirilmemesi nedeniyle sorumlu tutuldukları halde limited şirket ortakları, doğrudan doğruya sorumlu tutulmuştur.

Kanuni temsilciler borcun tamamından müteselsilen sorumlu oldukları halde ortakların sorumluluğu, sermaye payına isabet eden borçla sınırlanmış olup kanuni temsilcilere rücu olanağı tanınmış olmasına karşın, ortaklara böyle bir rücu olanağı tanınmış değildir.

Tüm bu nedenlerle iki ayrı sorumluluk durumu aralarında sıralama yapılmasını gerektirecek nitelikte olmadığından Yasada böyle bir öncelik sırası yapılmış değildir.

Nitekim Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 19.12.2014 tarih ve 2013/150 Esas- 2014/96 Karar sayılı ilamında bu hususa vurgu yaparak ; Davacının, ödeme emirlerine konu vergi borcunun ait olduğu dönemde şirket ortağı olduğu, kamu alacağı nedeniyle takip edilebileceği, vergi mahkemesince, öncelikle kanuni temsilcilerin takip edilmesi gerektiği yolundaki yargıya dayanılarak verilen ödeme emirlerinin iptaline ilişkin ısrar kararında hukuka uygunluk görülmediğine hükmetmiştir.

6183 sayılı yasada vergi borçlarının takip ve tahsili yönünden şirket ortakları ve şirket kanuni temsilcileri arasında öncelikle ortağa gidileceğine veyahut da öncelikle kanuni temsilciye gidileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığından kişilerin mağdur olmaması için bu konuya dikkat etmeleri gerekmektedir.

Vergi davasına bakan vergi avukatı olarak vergi avukatı kanalı ile açacağınız vergi davasında yukarıda belirttiğimiz hususların gözönünde bulundurulması gerekmektedir.



Diğer Makaleler



geri